3.18.2008

üreteropelvik darlık

üreteropelvik darlık hidronefroz

üreteropelvik darlık (UPD): Yenidoğanda rastlanan hidronefrozun en sık sebebidir. Etiyolojide; müsküler dokusu azalmış, kollajen hipertrofisi gösteren, bu nedenle pelvis kontraksiyonlarını distale iletemeyen aperistaltik bir proksimal üreter segmenti sorumlu tutulmaktadır. Üreterin pelvise yukarıdan açılmasının ya da bileşke üzerine bası yapan anormal bir damarın da benzer şekilde boşalma güçlüğü yapabildiği ileri sürülmüştür.

Tam obstrüksiyon durumunda bebek hiç parankimi olmayan mültikistik bir böbrekle doğar. Diğerlerinde hidronefrozun derecesini darlığın ciddiyeti belirler. Çocukların üçte birinde patoloji bilateraldir.

TANI : Eskiden, çocuklar daha çok, üriner enfeksiyon bulguları ya da kitlenin palpe edilmesiyle ileri yaşlarda hekime götürülürken son yıllarda gebelik izlemelerinde kullanılan USG sayesinde, hidronefroz anne karnında saptanabilmektedir. Fizik muayenede tek bulgu karında palpe edilen kistik kitledir. Kitlenin büyüklüğü hidronefrozun derecesi ile orantılıdır.

IVU 'de dört bulgu üreteropelvik darlık için patognomoniktir.
-fonksiyonun geç başlaması,
-genişlemiş pelvikalisiyel sistem,
-üreterin görülememesi,
-boşalmanın gecikmesi.

Ancak bu bulguların saptanabilmesi için 24 saate kadar izleme gerekebilir.

TEDAVİ: üreteropelvik darlığın tedavisi cerrahidir. Çok genişlemiş ve parankimi çok incelmiş böbreklerde bile cerrahi tedavi ile kalan fonksiyonu korumak mümkündür. Bu nedenle, nefrektomi, ancak hiç parankimi olmayan, fonksiyon görmediği sintigrafi ile saptanmış ve sürekli enfeksiyon kaynağı oluşturan böbreklere uygulanır. Cerrahi tedavide iki yöntem vardır.

Birincisinde tanı konulduğunda, genişlemiş pelvisin bir bölümü ile darlığı içine alacak şekilde proksimal üreterden birkaç cm rezeke edilir. Pelvis ve üreter anastomozu ile pasaj sağlanır.

İkinci yöntemde önce nefrostomi yapılarak birkaç ay süreyle genişlemiş sistemin küçülmesi beklenir, daha sonra yukarıda anlatılan girişim yapılır. Geniş serilerin incelemesi, üreteropelvik darlıklı böbreklerin ancak %5'inin, sonuçta fonksiyonlarını tam olarak yitirerek nefrektomiye gittiğini göstermektedir.

KAYNAKÇA
1-Mollard P: Précis d'Urologie de l'Enfant, Paris, Masson.1984.
2-Cendron J, Schulman C: Urologie Pédiatrique, Paris, Flammarion Médecine -Sciences. 1989, 2. baskı
3-Welch KJ, Randolph JG, Ravitch MM, O'Neill, JR, JA, Rowe MI: Pediatric Surgery, Chicago, Year Book Medical Publishers Inc. 1986, 4. baskı.
4-Kelalis PP, King LR, Belman AB: Clinical Pediatric Urology, Philadelphia, WB Saunders Co., 1992, 3. baskı.
5-Ashcraft KW: Pediatric Urology, Philadelphia, WB Saunders Co., 1990, 2. baskı